Keine exakte Übersetzung gefunden für جمل الشرط
Übersetzen Türkisch Arabisch جمل الشرط
Türkisch
Arabisch
relevante Treffer
-
bezemek (v.)mehr ...
-
güzelleştirmek (v.)mehr ...
-
hecin (n.)mehr ...
- mehr ...
-
süslemek (v.)mehr ...
- mehr ...
- mehr ...
- mehr ...
-
bukalemun (n.)mehr ...
-
kesik (n.)mehr ...
-
emare (n.)mehr ...
-
kesme (n.)mehr ...
-
hal (n.) , {lang.}شرط {لغة}mehr ...
-
terim (n.)mehr ...
-
müddet (n.)mehr ...
-
yarmak (v.)mehr ...
-
yarılmak (v.)mehr ...
-
alamet (n.)mehr ...
-
şart (n.)شرط {ج شُروط}mehr ...
-
tertip (n.)mehr ...
-
koşul (n.) , {lang.}شرط {لغة}mehr ...
-
beste (n.)mehr ...
-
bildirme (n.)mehr ...
-
kesinti (n.)mehr ...
- mehr ...
-
ihtiyaç (n.)mehr ...
-
şartsız (adj.)mehr ...
-
icap (n.)mehr ...
-
gereksinim (n.)mehr ...
- mehr ...
Textbeispiele
-
Haber kipi, şart kipi ve dilek kipini... ...tüm zamanlarda çekeceksiniz.الدالة والشرط والجملة الشرطية
-
- Neyi?ماذا ؟ - الفقرة الخامسة ، الجملة الشّرطيّة -
-
Evet ( Allah ve Elçisi yanında onların ) nasıl ( ahdi olabilir ) ? Eğer onlar size galib gelselerdi , sizin hakkınızda ne and ne de andlaşma gözetmezlerdi .« كيف » يكون لهم عهد « وإن يظهروا عليكم » يظفروا بكم « لا يرقبوا » يراعوا « فيكم إلاّ » قرابة « ولا ذمة » عهدا بل يؤذوكم ما استطاعوا وجملة الشرط حال « يرضونكم بأفواههم » بكلامهم الحسن « وتأبى قلوبهم » الوفاء به « وأكثرهم فاسقون » ناقضون للعهد .
-
Eğer size karşı galip gelirlerse size karşı ne ' akrabalık bağlarını ' , ne de ' sözleşme hükümlerini ' gözetip-tanırlar . Sizi ağızlarıyla hoşnut kılarlar , kalpleri ise karşı koyar .« كيف » يكون لهم عهد « وإن يظهروا عليكم » يظفروا بكم « لا يرقبوا » يراعوا « فيكم إلاّ » قرابة « ولا ذمة » عهدا بل يؤذوكم ما استطاعوا وجملة الشرط حال « يرضونكم بأفواههم » بكلامهم الحسن « وتأبى قلوبهم » الوفاء به « وأكثرهم فاسقون » ناقضون للعهد .
-
Nasıl olabilir ki , size üstün gelselerdi ne bir yakınlık , ne de bir ahd gözetirlerdi . Kalpleriyle istemezlerken sizi ağızlarıyla hoşnut etmeye uğraşırlar ; çokları fasıktırlar .« كيف » يكون لهم عهد « وإن يظهروا عليكم » يظفروا بكم « لا يرقبوا » يراعوا « فيكم إلاّ » قرابة « ولا ذمة » عهدا بل يؤذوكم ما استطاعوا وجملة الشرط حال « يرضونكم بأفواههم » بكلامهم الحسن « وتأبى قلوبهم » الوفاء به « وأكثرهم فاسقون » ناقضون للعهد .
-
Nitekim onlar size üstolsaydı hakkınızda ne bir yakınlık gösterirlerdi , ne bir ahde riayet ederlerdi . Onlar , sizi ancak ağızlarıyla hoşnut ederler , yüreklerindeyse düşmanlık ve gadir var ve onların çoğu , buyruktan çıkmış kişilerdir .« كيف » يكون لهم عهد « وإن يظهروا عليكم » يظفروا بكم « لا يرقبوا » يراعوا « فيكم إلاّ » قرابة « ولا ذمة » عهدا بل يؤذوكم ما استطاعوا وجملة الشرط حال « يرضونكم بأفواههم » بكلامهم الحسن « وتأبى قلوبهم » الوفاء به « وأكثرهم فاسقون » ناقضون للعهد .
-
Eğer üzerinizde egemenlik kurarlarsa , sizinle ilgili ne bir antlaşmaya saygı duyarlar ne de bir yemine . Ağızlarıyla size hoşnutluk sunarlar , fakat kalpleri inat eder durur .« كيف » يكون لهم عهد « وإن يظهروا عليكم » يظفروا بكم « لا يرقبوا » يراعوا « فيكم إلاّ » قرابة « ولا ذمة » عهدا بل يؤذوكم ما استطاعوا وجملة الشرط حال « يرضونكم بأفواههم » بكلامهم الحسن « وتأبى قلوبهم » الوفاء به « وأكثرهم فاسقون » ناقضون للعهد .
-
Onlar size galip gelselerdi , sizin hakkınızda ne ahit , ne de antlaşma gözetirlerdi . Onlar ağızlarıyla sizi razı ediyorlar , halbuki kalpleri ( buna ) karşı çıkıyor .« كيف » يكون لهم عهد « وإن يظهروا عليكم » يظفروا بكم « لا يرقبوا » يراعوا « فيكم إلاّ » قرابة « ولا ذمة » عهدا بل يؤذوكم ما استطاعوا وجملة الشرط حال « يرضونكم بأفواههم » بكلامهم الحسن « وتأبى قلوبهم » الوفاء به « وأكثرهم فاسقون » ناقضون للعهد .
-
Onlarla nasıl sözleşme olabilir ki , sizin aleyhinize ellerine bir fırsat geçse , hakkınızda ne bir antlaşma gözetirler , ne de bir yemin . Dil ucuyla sizi hoşnud etmeye çalışırlar , fakat kalbleri o kadarına da razı olmaz .« كيف » يكون لهم عهد « وإن يظهروا عليكم » يظفروا بكم « لا يرقبوا » يراعوا « فيكم إلاّ » قرابة « ولا ذمة » عهدا بل يؤذوكم ما استطاعوا وجملة الشرط حال « يرضونكم بأفواههم » بكلامهم الحسن « وتأبى قلوبهم » الوفاء به « وأكثرهم فاسقون » ناقضون للعهد .
-
Evet , onların nasıl ahitleri olabilir ki , eğer size galip gelecek olurlarsa sizin hakkınızda ne ahit , ne yemin , ne hukuk , hiç bir şey gözetmezler.Ağızlarıyla güya sizin gönlünüzü alırlar , kalpleri ise nefret duyup kaçınır . Çünkü onların ekserisi Allah ' ın yolundan çıkmış fâsıklardır .« كيف » يكون لهم عهد « وإن يظهروا عليكم » يظفروا بكم « لا يرقبوا » يراعوا « فيكم إلاّ » قرابة « ولا ذمة » عهدا بل يؤذوكم ما استطاعوا وجملة الشرط حال « يرضونكم بأفواههم » بكلامهم الحسن « وتأبى قلوبهم » الوفاء به « وأكثرهم فاسقون » ناقضون للعهد .